Görüntünün, göze yanıltıcı yansımasıyla oluşan ve farklı algılanan bir yanılmadır... Büyüğü küçük, uzunu kısa gibi görebilir göz, yarısı sis içinde kalmış bir objeye baktığında.. Ya da tersi olabilir.. Göz yanılmıştır!! Bazı trafik kazalarının dışında başka kazalara pek sebep olmaz!.. dikkat ister yani genelde.. Parlak bir ışığın görüntüyü yanlış yansıtması, karanlıkta arkadan gelen bir ışığın gölgeleri devleştirmesi gibi masallara konu olan görüntüler dışında oldukça masum ve telâfisi mümkün bir yanılsamadır göz aldanması.
Bir de yürek yanılması vardır !..keşke onu anlatabilecek görüntüleyebilecek bir resim ya da bir çizgi bulabilsem.. Ama bilirim ki her kim aynaya bakarsa baksın, kendi yanılmalarının yansımasını, derinleşen çizgilerinde görecektir..
hepinize iyi pazarlar..

15 yorum:
Ve gönül aldanmasının verdiği hasarın telafiside mümkün değildir.
İyi pazarlar arkadaşım...
"Bilinen gerçektir çünki telâfisi olmayan tek yanılmanın gönül aldanması olduğu."
Yaşamı sizin gibi değerlendiren, sonuçlar çıkaran dostların olması ne güzel. Sevgiyle.
Sayın Hasret senfonileri sevgili Gülsen hocam,
Göz aldanması telafi edilir.. Ama ya gönül aldanması...
Asla ne tedavisi ne telafisi mümkün değil..
Rabbim hiç ama hiç kimseye gönül aldanması hasarını yaşatmasın.
Sonsuz saygılarımı sunuyorum efendim.
benim pazarım güzel geçti, ama iyi miydi bilmem. bir çocukdan aldım haberi. sevmiyormuş beni. neden öyle dedin dedim, sana hiç iyi davranmıyor dedi. güldüm, yüzümdeki acı tebessümü görmesin diye, bakışlarımı kaçırdım, ağacın arkasına saklanan fil misali.
ne aldanma ama...
senin pazarın nasıl geçti?
Derinleşen çizgilerde görüyorsak eğer yanılsamalarımızı her çizgide her yaşta bu artacak demektir ki gerçekten telafisi olmayan bir durum. En acı verenin gönül aldanması olduğunu anlayabilecek yaşta olduğumu sanıyorum. Dileğim, bu aldanmanın yüzümdeki çizgilerle orantılı olarak artmaması. Merakımı mazur görün, neden bu pazar?
Keşke göz yanılması gibi olsa yürek yanılsaması da, gözlerimizi kırpıştırsak ve yürekte açılan yara iyileşse. Yanılmışız desek, gülümseyerek devam etsek kaldığımız yerden. Olmuyor... Öyle derin izler bırakıyor ki...
İyi pazarlar Gülsen Hocam
haklısınız öğretmenim.
gönül aldanmaları insanın içini nasılda acıtıyor değil mi!bilen bilir!
sonra da nasıl aldanabildiğimize dem vurup "suçlu benim!" der dururuz!.. hayalinde tasavvur ettiğini öyley-miş gibi zannetmek hep!ne büyük yanılsamadır!..
insanı anlamak çok zor!bu yanılsamalar, aldanışlar...hassas yürekleri incitiyor!
Dingin bir hafta diliyorum Sevgili Gülsen Hocam...
Telafi gerektirmeyen bir yaşam olmuş mudur şimdiye kadar yaşanan?
Sanmam.
Aslında bilinenin tekrarı olmazdı yazsaydın. Ben zevkle okur, saatlerce de düşünürdüm.
Gönül aldanması çok acı verir, bilirim. Yüreğin üstüne, keskin bir bıçak incecik bir çizik atar... Öldürmez ama, ince ince kan sızar, acısı cayır cayır yakar. Yapacak bir şey yoktur, ne demelidir bilemem; "Geçmiş olsun" mu? Geçmez ki... :(
"Olmanın sonu olmadığı gibi" gönül aldanmasının da ölünceye kadar sonu yok gibi geliyor sevgili Gülsen Hocam . Belirli bir yaştan sonra insanın içi olumlu yönde nasırlaşıp, olayları olduğu gibi kabulleniyor bence. Tek gerçek var benim gördüğüm, doğuştan "sevgi"
kromozonları olanlar, gönül aldanmasına düşe düşe sevmeye devam ediyor hocam.. Saygılarımla
Sevgili hasretsenfonileri,yaşamımız da üç tür şeyle karşılaştığımızı söyler Oruç Aruoba.1-gelip geçmiş şeyler 2-gelip geçmemiş şeyler 3-gelmeyip geçmiş şeyler.belki de yanılsamanın denklemi budur.
yanılsama da ,sanırım brütü gerçeklerin.
Can Gülsenim; Gören gözlerimiz mi? Hep yanıltıyorlar bizi. Ya gönüller? Dilerim hiç kimse Yusuf'a aşık Züleyha gibi yürek yanılsaması yaşamasın.Hiddete ve zulme de dönüşse bu duygusu, hiçdeğilse 17 yıl sonra karşılık bulmuştur yakan acıtan sevgisi.Sevgimle.
Evet,çok haklısınız hocam o derin çizgilerdir yanılmaların resmi,birde ince bir sızı vardır yanılmaları hatırlatan,andıkça içimizi cız diye yakan..
Gerisi,gerisi mazinin tozlu raflarıdır bir köşede unutulan...
Saygılar.
Yanıldıkça sızısı artıyor..ve fakat, yanıldıkça yanılması azalıyor şu gönlün.
Peki şimdi bu durum iyi midir, kötü mü?..
Bilemedim.
Yorum Gönder