
Bugün, dün, hatta daha önceki gün… rüya hep sürdü gitti... Aklımı kaçırmamak için, aklımdan çıkartmaya karar verdiğimi tatbik etmeye niyetleneli; böyle ayaklarım sanki yerden bir karış havada gibi geziyorum!..
Karar verebilmiştim sonunda ve kendimce en zor olanı başarmıştım. Uygulama faslına geçtiğimde baktım ve gördüm ki, zor olan karar değil, onu tatbik edebilmek !!.. Böylece neredeyse bir aya yakın bir süre, her gece o verdiğim kararı, değişik senaryolarla uygulamaya koyuldum..
Olmadı!… olamazdı zaten.. ve… sonunda tam bir delilik olduğuna inanıp vaz geçmeye karar vermiştim ki, .. bir dost, bilmeden farkında bile olmadan perdenin ipini çekiverdi.. sahne açıldı!!
İşte o andan itibaren de bir başka rüya başladı!!. Gözlerimi kapadığımda malûm film şeridi gibi değildi gözlerimin önünden geçen.. yazıydı! Bir elimde tebeşir, diğerinde silgi ile kara tahta başındaydım! .. kurgularımı yazıp siliyor yeniden yazıyor bazı yazdıklarımı okumadan siliveriyordum.. yeniden yeni baştan düzelterek yazarken yapmayı düşündüklerimi, birden kendimi bavul hazırlarken buluverdim.. Yazdığım senaryoların yakından uzaktan bir “gerçek”le benzerliği ve ilgisi yoktu. Neredeyse tamamını sildim aklımdan.. Bavula ne koymam gerektiğini de ezberlemiştim..Peruk koyacaktım ilk önce!!!. Çünki kurgularımda ilk sırayı bazı yerlerde tanınmamak alıyordu.. :)
Uçağa binmeyeli tam 11 yıl olmuş.. doktorun koyduğu bir yasağı bunca yıl sonra cesaretle (?) delme kararım, ölümcül bir karar değil bana göre.. Elimdeki uçak biletine bakarken, beni ısrarla çağıran arkadaşıma -tamam- dediğimde kendi sesimi tanıyamayışımı hatırladım...
Uçağın pencere kenarındaki yerime oturduğumda, aklıma ilk gelen, ilaçlarımı unuttuğum oldu... Ve o an karınca geldi aklıma.. hani fıkradaki karınca!.. “varamasam da yolunda ölürüm”.. mü, demişti ne???
Bulutlara ve dağların tepesine el değecek kadar yakın geçerken, içimde en ufak bir korku hissetmedim. Halbuki doktor, “sen panik ataksın her gece mutlaka içeceksin” demişti unuttuğum ilacı!!. keşke tüm ilaçları aynı poşete koymasaydım !!. “bu ayakla zor varırsın” mı… demişti karıncaya arkadaşı???
Sonra, tekerlek betona değdi!
Altı gün cennetin minyatürü yerlerde yaşadım.. gezdim… ve birden peruğu da unuttuğumu fark ettim! Ve işte o zaman, o an verdim ertelemekten yorulduğum kararı.. Yarın! kadim dostumu görmeye gideceğim.. hani varamasam da!
Yarın!
**
Yanılmak, (her konuda) kolay, ama bunu dürüstçe kabullenmek zordur. Ve maalesef, bu kabulleniş, iş işten geçtikten sonra gerçekleşir ve hiçbir işe yaramaz..
Şimdi, imkânsız olan şeyin, ulaşılamaz olana erişmek değil, eriştikten sonra vazgeçilemeyeceğini anlamak olduğunu öğrendiğimi söylesem!!?
Öğrenmenin yaşı gerçekten yok!

Yine de,
Rüya gibiydi.. her şey rüya gibiydi.. diye düşünüyorum..
Bakın bakalım haksız mıyım???
pek cennetin kapısına benzemese de...
içeri girince,
bunun yanlış bir fikir olduğu kesinleşiyor :)
bunun yanlış bir fikir olduğu kesinleşiyor :)
burası benim kaldığım bölüm! waw!!!
evin salonunda büyüyen ve ağaca dönüşen
nolinanın özel camlı tepesi açık bahçesi..

dünya güzeli ve iyisi bir insan.. ev sahibesi...
onun kadar olmasa da idare eden
bir misafir!! :)
Her gün, günün her saati
farklı bir güzellik sunan
Türkbükü' koyunu seyreylemek..
Muhteşem!!.
kuruyan bir ağacı bile kesmeye kıyamayan
arkadaşımın bahçesindeki süs ağacı....
bazı yerlere tekneleri ile gidildi..
tüm koylar gezildi..
hafif tertip,
Ahh... ilaçlarımı unutmasaydım
dediğim anlar oldu!! :))
çok enteresan bir olay..
adaya kadar deniz içinde yürünüyor..
ayakkabılarını takıyorsun parmağına,
kendini hafif "ermiş" gibi hissetmenin
güveni içinde
gidip geliyorsun denizde yürüye yürüye!!
yürünen yerin her iki tarafı da
vapur demirleyecek kadar derin!!!
Ah... ilaçlarım!! :))
yat limanı /Göltürkbükü
Vee Booodrum bodrum!!
ve tabiii ki LOKMA!!!
burası DENİZHAN - Bodrum..
Nasıl heyecanlıyım..tarifi mümkün değil..
ve.. bir lokmadan daha tatlı daha doyurucu ..
mükemmel olduğunu bildiğim
ama artık gördüğüm insan..
Benim eceleriminecesi..
Fink!!
Dev asâ avizeyi görünce hemen gidip
fotoğrafını yakından çekmek istedim..
ampul falan da göremeyince üstünde takılı,
bu neyin nesidir diye soracak birini aradım çevremde..
Kapısında fink yazısını görünce de aklıma fink atmak diye bir deyiş geldi.:)) tam o an, iri kıyım bir bey(!) bir omuzu önde diğeri arkada yaylanarak geldi ve "buyurr" dedi. Dondurma almaktan dönen arkadaşım olanca hızı ile kolumdan çekti ve beni alıp götürdü.. Kapısında 18 yaşından aşağılar giremez yazıyordu ama damsız girilemez yazmıyordu!!
Burası Yalıkavak..
el yapımı oyuncaklar..
Gümüşlükte aşıklar tepesi denen bir yer..
Eski el dikiş makinesini
mumluk olarak kullanan bir kadın..
ah... pek çoğunuzun hatırlamadığı
AGA radyosu ile yayın yapan
ve nostalji sunan bir adam..
Gümbet dediği yerde,
kuzu kızartmasından
her çeşit hamur işlerine kadar hepsini
muazzam bir lezzetle hazırlayıp sunan bir abla..
ve bir arap güzeli... Barmen!!
enva-i çeşit içkiler sunan bir şark kızı..
İçtiğimiz limonatanın lezzetini unutamıyorum.
Bir de, "ne içersiniz" diye sorduğunda,
verdiğimiz cevabı duyunca suratının aldığı şekli! :))
torba, ya da bitez olabilir..
bazzaar..
sarışın afetim için!!
taş bir sütun üzerine yapıştırılmış,
doğal taşlardan bir deniz manzarası..
ve duvara asılan
boyama boş bir çerçeve ile derinlik verilmiş..
Ağabeyimin taşa can verişini hatırladım..
Karaya vurmuş vapur görünümünde bir Otel ..
Torba sahillerinde
sevimsiz!
burası da çok ÇOOK ünlü artiZlerin
evlerinin olduğu sahil!!
tüm çevre ilçelere ve illere gezi...
"buralara kadar gelmişken"
mantığı ile!!
ve uyuyan güzel..
benim yorgunluktan bîtap düşen arkadaşım..
dostum canım!!
sanki ilâçlarını unutan o :))
döndüğümde doktora biraz
'atak' olarak görünesim var
'panik' olması için!!
o uyurken ben,
huzur depoluyorum..
mutluluklarımı çoğaltıyorum..
mutluluklarımı çoğaltıyorum..
kök hücre yerine geçecek anıları,
tüm organlarıma bağışlıyorum..
hoşça kal EGE..
ve...

30 yorum:
Senin adına çok sevindim.yaşadığın mutluluk yazınıza yansımış,okurken
ayni heyacanı yaşadım umarım yolculuklarınız hep sürer ve mutlu sürer.
Teşekkürler sevgili Hüseyin usta..Mutluluğuma, seni yeniden sayfamda görmek de eklendi.. :)
Bayramda hastalıklarla uğraşmaktan bayram mesajı yazamadım. Bodrum ve Ege'de çok güzel, yaşanılası yerlerimiz var. Bu yaşanılası yerlerin bu halka layıkıyla yaşatılacağı günlerin özlemiyle.
Dostça kalın.
Sevgili uygar, hem geçmiş olsun dedim içimden, hem de can-ı gönülden amin!!
Gerçeğe dönüşen güzel rüyalarınızın çöğalmasını dilerim.
güzel bir temenni!! aynen iade ediyorum sevgili Alizafer! :))
Aldı kokunu bir kere, artık bırakmaz seni Ege...Ece, Bodrum...
Benim Kadimmmm dostum!;-), Mamim...
aslımı orada bıraktım zaten eceem..dolaşıp duruyordur karada havada denizde!! buradaki suret!!:))
Masalımsı bir anlatım, eşsiz fotoğraflar, sımsıcak sohbetlerin yansıması ve her duygusuyla siz.. "Kalbim Ege'de kaldı" şarkısını hatırladım bir an.
Ne iyi yapmışsınız bu seyahat ile, verdiği huzur, fotoğraflardaki yüzünüze bile yansımış. Ve başlık içeriği sonuna kadar hakediyor; gerçekten farklı bir yolculuk...
huzurun ve o huzurun verdiği mutluluğun yüze ışık gibi yansıması gerçekten doğru sevgili Nihan.. Hele de sevdikleri tarafından sevildiğini ve değerli bulunduğunu hissetmek, hem ruha, hem de bedene kök hücre yerine geçiyor..
İhtiyacım varmış!! :))
Ne kadar doğru bir karar verip bu tatile çıkmışsınız hocam...
Sizin adınıza çok sevindim. En güzeli de 'huzur' hep yanızda olmuş:)
sevgilerimle
Evet geçirilen çok ufak ama cok ciddi kazaya rağmen huzur hep içimdeydi sevgili Nazlım.. Darısı tüm dostlarıma..
Yıllar sonra bu gezi ile ilkleri yaşamanız ne güzel Sevgili Öğretmenim...Harika gezinizde sağlıklı ve mutlu olmanıza çok sevindim...Devamının gelecek olması umudu; ben de ayrı bir sevinç ,siz biliyorsunuz...Sevgiler Canım Öğretmenim...
Bilmez miyim sevgili Arzu?? ümit edilenler hayâlde hapis kalmayınca,insan ömrünü uzatmakta. Adına mutluluk deniyor :))
Siz, dostlarınız, anlatımınız, fotoğraflar, Ege, Bodrum, geziniz; Hepsi müthiş! Müthişsiniz... Orada bile olaysız bir gününüz geçmemiş. Ama harika bir gezi olmuş. Huzur ve mutluluk yüzünüze yansımış. Sizin adınıza çok ama çok sevindim. Yalnız ne olur ilaçlarınızı unutmayın sonraki gezinizde, ben telaşlandım burada. İyi ki sağlıklı olarak gidip dönmüşsünüz. Bayıldım fotoğraflarınıza da, anlatımınıza da... Devamını da heyecanla bekliyorum... :))
Hani bir musibet bin nasihat denir ya.. mümkün değil denemeye cesaret edemezdim.. Bir bakıma iyi oldu unuttuğum.. 6 gün eksikliğini duymadan ve de panik atak olmadan yaşadım.. :)) Sadece bir tane değil nefes ilaçlarımı da unutmuşum :( ama hiç nefesim kesilmedi.. hatta nefesimin kesileceği kayaların üstümüze yağdığı anlarda bile sevgili Anjelika!!
Moral gücünün sağlık durumumuzu nasıl etkilediğinin ispatı var satırlarınızda. Ama öncelikle yolculuğun dinamitli bölümü için geçmiş olsun diyorum. Allah korumuş sizleri, tepelerden düşen kayaların yüzünüzdeki ışıltıyı gölgeleyememesinde, tatilin rüya gibi geçmesinin ve dostlarla yaşanan mutlu anların payı belli:)
Mutluluğunuz daim olsun.
can alıcı noktalara hakimiyetine hayranım sevgili Lodoscum.. Dağ yolundaki başımıza gelen olay ŞİMDİ düşündüğümde bana ürkütücü geliyor..Demek ki o sıra hâlâ rüya görmekteymişim :))) Hani dizim ciddi anlamda yaralanmasa belki farkında bile olmayacaktım..
Moral mi huzur sağlıyor, huzur mu morali sağlam kılıyor dersin?
Mutluluk satırlara nasıl yansımış, hakkımız ama değilmi güzel arkadaşım.
Çok güzel bir gezi ve cennet yerlerdeki fotoğraflar muhteşem.
Ege Aaaah Ege sen ne güzel bir yersin.
Şimdi sıra bende önce Sabiha Gökçen sonra Dalaman,Muğla,Fethiye,Dalyan,Bodrum
Sarıgerme. Bende can arkadaşıma gidip bi güzel gezicem:))
Hoşgeldin...
Gecenin bu saatinde tükenen enerjimi doruğa çıkardı okuduklarım, gördüklerim.
Pozitif enerjinle doluverdim bir anda.
Mutluluğuyla mutlanmak dostun,ne güzelmiş.
Teşekkürler paylaştığın ve bizde de çoğaldığın için sevgili dost.
Her günün katlanarak büyüyen mutluluklarla dolsun.
evet EGE.... ve EYLÜL... nasıl yakışıyor birbirine..
Sana da güzel ve huzurlu anılarla döneceğin bir yolculuk diliyorum sevgili Nur.. Güzergâhın üzerinde 'çağla' varsa benim için de sarıl ona..
Sen her geçen gün daha büyüyerek ve derinleşerek yüreğime işlemektesin sevgili meslekdaşım Nalân'ım.. Dostluk kavramını köküne kadar sindirmiş yüreğine hayranım. Teşekkür ederim iyiyi ve güzeli hak eden arkadaşım.
Bir Ege aşığı olarak beklediğim post gelmiş...şu anda bunun için duyduğum haz tavan yapmış durumda...
müsadenizle biraz daha inceleyip, bu müstesna ve özel geceyi hayallerimle bitireyim sevgili Gülsen hocam. Sevgi ve saygılarımla..
Müsaade senin sevgili Mehmet.. Hayâl ettiği müddetçe yaşayan insanların yolları bir yerde kesişiyor zannediyorum! :))
Yok,karar verdim artık,nazar boncuğunu büyütmelisiniz taşıyorsanız eğer..
Güzel dostların arasında muhteşem doğanın keyfini sürmek eminim çok güzel bir duygudur,daha sık yapmanızı diliyorum ve ilaçsız olarak sevgili hocam..
Saygılar sevgiler.
İlâhi Tufan..Hakikaten ne komik olurum kim bilir.. hani nazar boncuğu taksam :))))))
Güzel iltifattı!! Sağol.
ÇOK İYİ GELMİŞ SİZE,,, YÜZÜNÜZ HEP GÜLÜYOR HER RESİMDE VE BU GÜLÜMSEYİŞ AYNADAKİ YÜZÜNÜZ MİSALİ AKSEDİYOR BİZEDE, SEVGİLER.
Kıskandım!
benim gülüşümdeki saklı hüzünler, senin gülüşünde hiç gizlenmesin dilerim sevgili Gordion..
Bunu duyduğum iyi oldu !! sevgili knock kuzu.. :))
Yorum Gönder