Rüyamda yabancı bir ülkedeyim..ülkeler arası bir ödül almışım.. (aç tavuk + ambar ilişkisi!!) Arkamdaki panoda “İĞDİŞ” yazıyor.. üstelik Türkçe olarak! Ve yine Türkçe olarak “Hukukta Devrim” yazmakta!!.. (ben de olsam şu an düşündüğünüzle aynı şeyi düşünürdüm!..)
Halbuki bulunduğum ülke yabancı bir ülke ve dairesel anfi şeklinde büyük konferans salonundaki masaların üstünde, minik ülke bayrakları duruyor.
Ben kürsüdeyim ve icadımı tanıtıyorum masada oturanlara.. ve dünyaya!!!
Bir enjektör var elimde (hukuk?) ve tane tane son derece sarih, hem de türkçe olarak (üstelik ingilizce öğretmeniyim) anlatıyorum.. diyorum ki:
“Artık cezalar en baştan verilecek. Ki, suç unsuru yok olsun!!!! ??" ve devam ediyorum... "Bu sıvının enjekte edildiği erkek, erkeklik görevinden mahrum olmuyor, sadece üremesi engelleniyor.. Yani, cumhuriyete ve ülkesine zarar verecek insanların, aynı beyne sahip üçer beşer üremelerini engellemek için, tıp ve hukukun “ileride suçlu üretebilir” müşterek tesbit ve kararından sonra, kişiye bir kerelik bu sıvı enjekte ediliyor ve ömrünün sonuna kadar üremesi engelleniyor!!!”
Aman bir alkış.. bir alkış!!!…. Ellerinde ödüllerle kuyrukta bekleyenler!!!
Yok bir yerim açıkta falan kalmadı .. .. zaten, bu havada!!!!
Olsa olsa haberleri izlememem gerekebilir.. hatta şart!
Ya da fikir/zikir benzetmesidir.. hoşgörülmesi mümkün olabilir!!
Bir umutla.. bir hayâlle yatıp, sonra da gördüğüm şu rüyyaya bak!...
Tekrar chopin mi dinlemeye başlasam???..
Neyse!
Hayır olsun..
"ister misiniz kapı çalınsın... aramaya gelsinler enjektörü;
üremeye engel olunabileceği fikrinden bile korkan üreyenler!!!!!"

.
47 yorum:
Gündüz niyetine hayırlara vesile olur inşallah Sevgili Gülsen Hocam. Kanımca, Orhan Pamuk'tan sonra, uluslararası ödül almış 2.Türk adayı olarak canı gönülden kutluyorum sizi.
Mazallah başka bir zararlı icadınız olsaydı, failimeçhul bir trafik kazası, uçak kazasında
kim vurduya gidebilirdiniz!
Kapılarımız çalınmadan, chopin'i sonun kadar açalım, belki Sezen Aksu ekibinden sanırlar da
kapımızı çalmaktan vazgeçerler.
Sevgi ve saygılarımla..
Hiç güleceğim yoktu deyip kah kah güleriz ya hah işte ben onu yaptım şimdik :-))))
Bu fikri, rüya olmadan önce sen bence yüzlerce kere geçirmişsindir beyninden bu düşünceyi Koca Yüreklim.
Zararsız, hoş bir rüya olmuş hayırdır merak etme sen:-)
Ayyy hâlâ gülüyorum ya, süperdiiii...
sevgiler birtanem.
Orhan Pamuk tek kalmalı bence sevgili Jivago .. tek başına!.. ki, yüksek tepelerde hem kuşa hem sürüngenlere rastlamanın mümkün olduğunu herkes öğrensin..
Şaka ile bile olsa, aynı paragrafta adımın yazılması mutlu etmez beni..
Ayrıca, zararlı icatlara gerek yok pek kim vurduya gitmek için bu ülkede.. Kaşın altında gözün var demek bile yetebilir!!! :))
Kimbilir... belki haklı olabilirsin... yok etmeye yönelik faal halde bugünlerde beynim.. kurgulamış olabilir bana çaktırmadan!!!
Seni güldürmüş olması bile yeter eceleriminecesi o rüyayı görmeme..
Sayfandan yürüttüğüm müzik box hakkındaki fikirlerinizi alabilir miyim efeem?
22 Eylül 2010 17:00
İdam şart; madem onu yapamıyoruz iğdiş etmek de iyi bir seçenek.
YOK! hayır sevgili Şirvan..
O güzel genç ve değerli beyninde "idam" gibi ilkel bir görüntüye ve de düşünceye yer verme.. Ve bil ki, o icraatı kaldıranlar, medeni olanlar değil, sadece sıranın er/geç kendilerine ve yandaşlarına geleceğini bilenlerdir..
"İğdiş" ise, biliyorsun eminim kelime anlamı olarak, Osmanlı zamanında harem ağalarına uygulanan bir erkekliği yok etme yöntemi..
Ben manyak rüyalarımda bile bu kadar acımasız değilim gördüğün gibi!!! :))
ah öğretmenim nasıl cuk oturdu bu yazınız son zamanlarda yaşamış ve halen etkisinde olduğum olaya.
yaptığı pisliği örtmek için çağırmış olduğum polis memuruna "bunlar zaten eve erkek alıyor abey"(biz geleli 1 gün olmuş ve adamı ilk kez görüyoruz !!)diye iftira atan o müptezel ve onun gibiler için ne güzel bir ceza olurdu bu.
rüyanız gerçek olsun diliyorum!!
ben olsam, polise, "doğru söylüyor i.ne.. biz eve ERKEK alıyoruz, yaratık değil" derdim..
Neyse takma kafanı.. Bir mucit çıksa da yapsa şunu ne iyi olur... patent ücreti falan istemeyeceğime şerefim üzerine söz veriyorum!
yok.. o açıkta kalma teorim.. o her zamanki teşhisim ilk defa bir rüya için içimden gelmedi..
dilerim tez zamanda gerçek olur diyorum.
hatta o iğne ile uyuştursak da.. vazektomi yapsak zorla diyesim de geldi..
arada yabancı kanalda bi tolk şov izliyorum.. komik ama sulu değil..
orda geçenlerde.. dünyaya kendi çocukluğundan itibaren kötüye giden herşeye dokundurdu güzel güzel..
şimdinin beybi bumırları bakalım ilerde bunu nasıl halledecekler dedi..
üreme küresel sorun olarak ele alınsa.. süper olacak..
arada bazıları tamamen kazaya gitse daha da süper olacak..
atalet..
bir de sevgiye not yazayım..
kocaman geçmiş olsun..
diye..
hasret senfonime de.. bu dediğiniz cevapları verebileck lükse sahip olduğumuz yaşta olmak iyi de..
bu genç xxler için endişelenmekteyim ben..
cemal bey derdi ki.. cahilin namuzu yoktur..
doğru mu demiş ne ??
atalet yeniden =)
sevgimle..
İnan bana sevgili atalet ki, bu söz gelişi yazılmış bir başlıktır inanacağına adım gibi eminim.. Ben, o LÜKS'e hep sahiptim.. Yani, o lükse sahip olduğumu düşündüren yaşlarda değilken de, mesela bana sulanan ve yüz bulmadığı için iftira atan müdürümü dövdüğümde sadece 21 yaşındaydım.. Sonra kolumun kırık olduğuna inanmayan ve raporumu saymayan bir başka müdürümün kafasını saksıyla yardığımda da 3o.. Müdür takıntım mı varmış ne??? :))
Bu tutum övünülecek bir davranış şekli değil ama kişilik farklı bir şey.. Hele bu devirde.. hanımefendiysen.. namusluysan ve de bir de başın açıksa yandı gülüm keten helva!!
Bu arada vazektomi denen şey her ne ise tarafından öngörüldüğüne göre iyi bir şey olmalı diye düşünüyorum!!!
(baktım ne olduğuna... :)) OK.
Ah Gülsen hocam, rüyanızı hayra yoralım önce. Sonra da, Türkiye'de ne kadar gerekli bir icat bu diye fikrimi belirteyim.
Erkek egemen bir toplumda en gerekli şey güç gösterisi, ki karşısındakini ezip iyice sindirebilsinler. Başbakan niye bu kadar kavgacı üslupla konuşuyor? Bu şekilde kitlelere güçlü olduğunu, hiç bir şeyden korkmadığını gösteriyor. Millet de "Vay be, helâl olsun, başbakan dediğin böyle olur, herkese kafa tutar işte" deyip, oyları bastırıyor.
Herkes gücünü onun tarzıyla değerlendiremediği için, bir takım erkek görünümündeki mahlûkat da en ilkel içgüdüleriyle, bedensel gücünü, kendinden zayıflara karşı (tabi ki öncelik kadının) vahşice kullanmaktan çekinmiyor.
Ve bu davranış biçimi de birilerine adeta örnek oluyor. Verilen hiç bir ceza, bu tür olayların önünü kesemiyor. O yüzden bu tür mahlûkatın, iğdiş edilmesinin en doğru yöntem olacağı kanısındayım. Ancak bu ceza belki caydırıcı olabilir. Keşke gerçek olsa rüyanız diyorum.
Çok doğru ve acı gerçekler bunlar sevgili anjelika..
Bilim adamlarına fikren ilham kaynağı olsa şu rüyam ne iyi olur..
KPSS sınavına çalıştığım dönemlerde rüyamda kendimi Kazasker olarak görmüştüm.Uyandığımda da oda hırkamı istediğim arkadaşıma "fırkamı verir misin?"dedim...
En tuhaf rüyalarım,sanırım o dönemdeyi...
Yok etmeye gelince;kısmen değil de tümden yok etmek istediğim "birileri"var...
Kendilerini değil elbette,şöyle beyinlerine format atılabilen bir icat olsa...
Gerek yok zaman harcamana sevgili Ezgi.. O formatı kendi beynine at .. "unut" de!..
ya da "gerçeğini gör" de!!
Ne uğraşacaksıninsanımsılarla!!! :))
O Eceleriminecesi deyişin var ya, bitiyorum. Yanlış anlama herşeye yeniden başlatan bir bitiş bu.
Varol...:-)
Müzik konusunda görüşlerimi bir önceki yazına gönderdim sanıyordum,
ama tekrarı daha hoş ki!
-Çok duygulandım.
Benim olan herşey zaten senin.
Bunu anlamamış olamazsın Koca Yüreğim!
Hayatı paylaşmak gibi...Hiç layık olmadığım bir gurur sanki.
Benim; sana teşekkür etmem gerekiyor usule göre;
ama ben etmeyeceğim.
Öylesine benimsin ki!
Bu kadar.
Sanırım geç kaldın.
Senden önce beyinler iğdiş edilmiş.
Düşünce kabızı olmuş insanlar.
İğdiş ha!
Rüyanız tebessüm ettirdi bunaldığım akşamın bu saatinde
:)
Sevgili hasret senfonileri öncelikle rüyanız hayırlara gitsin
diyorum.Diyorum çünkü rüyaların hep
tersi çıkarmış derler.Cehaletin hızlı ürediği bu dünyada insanlık suçu sayılabilecek böyle bir uygulamayı bizler yapamayız.Ama onlar yapabilir çok azda olsa sayımız bundan çok rahatsız olanlar
böyle bir uygulamayı hayata geçirebilirler.o yüzden bizim için pek fikir yürütemeyen bu salaklara
böyle fikirlerimizi açıktan söylemeyelim lütfen.Ve orhan pamuk
konusunda bende şöyle düşünüyorum,
o kitabi yabancı bir yazar yazsaydı
asla nöbel alamazdı.siparış üzerine
verildiği,refaranduma evet vereceğim demesiyle tescil edildi.
bu küresel faşizmin inşası için
kullanılan beş ayaktan bir tanesi
medya ayağı.toplumların cehaletini
artırma,yönlendirme ve gerçeklerden
uzak tutmak için kullanılıyor.Buna parelel şunu söyleyebilirim"terazi"
Toplumun cehaleti arttıkça düştüğümüz kuyu derinleşiyor.
Alkışı ve ödülü gerçekten hak ediyorsunuz sevgili kalemimin incisi...
Size uyurken malum olan böyle bir buluşdan, uyanık! geçinenler haberdar olabilse...
İşte o vakit iğneyi kendilerine batırma vakti gelmiş demektir.
Batırsınlar ki, uyanık(!) geçinen hukukun üstünlüğünü ört bas edecek kanunlar çıkaranlar adamlar üremesin.
Güzel, ruhunuzu dinlendiren rüyalar görmeniz temennisiyle
Hocam!
Buarada yazalı çok uzun zaman oldu belki ama
Ars gratia artis (Sanat sanat içindir) başlıklı yazımla ilgili düşüncelerinizi merak ediyorum.
;)
http://antipatikyazar.blogspot.com/2010/06/ars-gratia-artis.html
Sen gerçekten eceleriminecesisin...
paylaştığım müzikle ilgili daha önce bir şey yazmamıştın merakım ondan..dı. teşekkürler..
Demek ki, ne zaman baksam suratlarına bazılarının, kıç görmüş gibi oluşum bundan sevgili oyumben.. üstelik kabız!! aman allahım!!
Bir manyak rüya bile fikri hür insanı galeyana getirebiliyor sevgili hüseyin usta..
"Üreme" tabiri bana haşereleri ve kainattaki iğrenç canlıları çağrıştırır.. ve yer yüzünde radyasyondan etkilenmeyen tek yaratık da hamam böcekleridir.. Yani huspelerdir!!
Onların iğdiş edilmeleri bile mümkün değil ne yazık ki..
Kız kardeşim 1969 yılında Muş'un Bulanık ilçesi Arincik köyüne atanmıştı.. İlk heves ya gayet heyecanlı.. Ve okulda bir müdür bir öğretmen (kardeşim).
Okulun açıldığı gün Müdür kardeşime "Şeydo ağanın torunlarıni siz alın" dedi..
O an Köyden biri kürtçe bir şeyler konuşarak (hani konuşma özgürlüğü istiyorlar ya şimdilerde sanki konuşamıyorlarmış gibi)okulun yarısı dizildi sıraya şaşırmıştım müdüre sordum evet Şeydo ağanın zürriyeti demişti.. Şimdi şimdi anlıyorum ki onca nüfus farklı amaç içinmiş...
Şırıngayı gelde kullanma şimdi.
Sevgi ve saygılarımla
Siz gençlerin nidası ile..
VAaaAAWWW!!! sevgili Newbahar..
Muhteşem bir yorum bu! Asla bana yapılan iltifatlar nedeni ile değil bu beğeni..
Nefis bir betimleme ve gittikçe kelimelerle oynayışındaki amatörlüğün profesyonellikle birleşmesidir gerçekten yorumunu muhteşem kılan..
Vee .. Evet.. gerçekten ruhu dinlendiren rüyalara ihtiyacım var..
Senin yazılarını okumadan geçmem ve pek çoğuna da mutlaka yorum bırakırım ama bunu hatırlayamadım..Hemen bakıyorum sevgili antipatik (olmadığını düşündüğüm) yazar..
Ayrıca bunaldığın bir akşamda seni güldüren bir rüyanın hayra çıkacağına da eminim.. :))
Çok doğru ve bilinen bir tesbit sevgili haykırış.. kasıtlı olarak sürü gibi üremeleri.. Bak, artık bizler azınlık bile değiliz!!
Benim gençliğimde gazetede minik resimli romanlar olurdu..
"Gökler hakimi Gordon" "Nik" falan gibi.. orada okuduğumuz OLMASI İMKANSIZ şeylerden biri, Gordon'un tüpler içindeki bir giysi ile uzayda dolaşması idi.. Çok değil,ben onları okuduktan 14 yıl sonrai el oğlu uzayda aynı gordon gibi yürüdü!!!
Kimbilir sevgili Haykırış belki kulaklarımı çınlatan veya rahmet dleyen olabilir bana da.. 14 yıl sonra!!! sürüler iğdiş edildiği için :))
Soyunu ve köklerini tamamen kurutacak bundan daha iyi bir yöntem olamazdı! iğdiş etmek fikri nasıl iyi geldi, çok akıllıca! hem güldüm hem de rüyanın içine bir an bende girdim! elimde neler yoktu ki daha neler!..
düştüğümüz kuyulardan bizleri uyandıracak türden rüyalarımızın gerçek olacağı bir mucit çıksa keşke!ama bir nebze de olsa içimi aydınlatan ve beni gülümsettiren rüyanız için teşekkürler sevgili Gülsen Hocam...
yürekten sevgilerimle...
Yorumları okudum sevgili Gülsen hanım
aşağı yukarı aynı fikirlerdeyiz.
Hani bazen insan olmayacağını bile bile olacakmış gibi sevinir ya işte bende böyle bir aldatmacayla
İNŞALLAH RÜYANIZ AYNEN ÇIKAR diyorum:))
sevgilerimle
Rüyamı yazmadan önce epeyce bir süre düşünmüştüm yazıp yazmama konusunda sevgili Esin.. Daha önceleri de (sonradan sildiğim) rüyalarım olmuştu anlattığım ama onlar farklıydı bir romana atılan ilk adımdı.. ki yazdığıma yazacağıma pişman olmuştum çok sonraları..
Bu ise, son derece saçma bulunacağını düşündüğüm ama içimdeki dürtünün etkisiyle paylaşmadan duramadığım bir rüya idi.. Bu kadar ilgi ile okunacağını ve taraftar(!) bulacağını ummamıştım.. :))
Umarım okuyanlar içinden bir mucit çıkar!!!
Aynı düşünce ve hisleri taşıyan insanların duygularına tercüman olmuş rüyam sevgili nazan.. Kimbilir, belki gelecek çok uzak zaman dilimlerinden birinde, gerçekleşecek bir buluşun "rüya kahramanı" olurum... :))
"müdürümü dövdüğümde sadece 21 yaşındaydım.. Sonra kolumun kırık olduğuna inanmayan ve raporumu saymayan bir başka müdürümün kafasını saksıyla yardığımda da 3o.. Müdür takıntım mı varmış ne??? :))"
Yazıya bayıldım,yorumları okurken de yukardaki cümlelerine,eylemine.
Çok şükür direkt rahatsız edecek davranışlar yaşamadım,yoksa bir iki hatıram oalabilirdi.Sanırım asker eşi olmam bir çeşit koruma duvarı oluşturuyordu.
Fikir çok güzel de onlar okursa bu yazıyı,icadı ele geçirirlerse eminim böyle güzel güzel fikir jinnastiği yapmadan bizleri tek tek de değil,aramıza karbon kağıdı koyup iğnelerler:))
Sevgili Nalan, "yorum" a onay verirken kendimi kaptırıp yazıyorum bazen..Bu seçtiğin cümlelerimi yazarken de, yazamadıklarımı hatırlayıp,
"bunları bir anı kitapçığı yapsam mı???" diye düşünmüştüm!!!
Evet... bu düşündüğün konuya bir arkadaş daha değindi.. (biz onları değil onlar bizi) şeklinde..
Ama kopye kağıdı fikrin tam yakışanı!!
Zeki insanın rüyaları da gerçekten bir başka oluyor :))
Rüyaları bilinçaltının bir yansıması olarak gören çok görüş var. Eğer bu görüşlerde haklılık payı varsa, sizin bilinçaltınızın ne kadar derin, karmaşık ve inanılmaz olduğunu söylemek mümkün / mü? Bir de üzerine çok güzel ve zekice çözümler eklenince (bence) rüyalarınızı dinlemek bile ayrı bir keyif oluyor.
Gerçekten çok enteresan bir rüyaymış. Aslına bakarsanız rüyanın her bir karesi bir mesaj taşıyor ve günümüze uygun son derece anlamlı mesajlar... Rüya bile olsa bu enjektörü ve kullanılış amacını son derece faydalı buldum.
Allianoi de kazılarda bulunan su perisi heykelini siyah poşete sarıp müzeye kaldıran zihniyete "iğdiş"...Aklı sahip olmak, kendi çok önemliymiş gibi 3 adet daha kendinin kopyasını yaratmak, dünyanın sahibi olmak benliğinden kurtulamayan düşünce yapısına iğdiş...Yüreğime su serptin güzel dostum. Şu son günlerde hazmetmeye çalıştığım bir konuda gördüğün rüya ile nurlandım, şenlendim, huzur doldu içim nasılsa.Senin o rüyalarının yönetmenine ve gören sana kocaman AŞK olsun Gülsen'im.Çağın çözümü inanıyorum ki sana ilham olmuş.O ödül gerçekten senin hakkın, şırıngan boş kalmasın dilerim kucak dolusu sevgilerimle.
Bilemem sevgili Nihan'ım.. zeki değil de hafif kaçık olan insanın rüyaları enteresan olur diye bilirim.. Bana daha bir cuk oturur çünki!!! Allahtan ki o bilinçaltım rüya şeklinde çıkmıyor bilinç üstüne!!!
Allah etmeye..
ne yapardım
ne yapardı
ne yapardık!!! ???
Bunlar heykel görünce tahrik oluyorlar demek ki sevgili Sufi... Ankara'daki keçiören parkında duran heykeli de "seks objesi" diyerek ve de kırarak kaldırmışlardı..
Allianoi de bulunan peri heykelini de belki abaza kaldıklarında veya cennette eksik huri verildiğinde kullanmak üzere saklamışlardır!!!
Annem babama kızdığında ve haksız bulduğunda, "allahın neden allahbaba olarak adlandırıldığını daha iyi anlıyorum..bu tipleri cezalandırmadığı için.." derdi.. Yoksa mesela ZÜRRRRRİYET eksikliği verebilir ve ZIRTOŞ aşiretinin zürriyetine ve üremelerine engel olabilirdi..o baba... diye düşünüyorum laf aramızda!!! :))
Kişinin bilinç altındaki düşüncelerinin, özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçtiği varsayılır. İşte bu olguya Rüya adı verilir.
Freud’a göre bilincin gizlediği, tamamen sakladığı bu olgular ortaya çıkabilmek için yol aramaktadırlar. Bunlardan bazıları da rüyalar haline girerek kendilerini göstermektedirler.
Canım Gülsen Hocam; Rüyanız hepimizin şu günlerdeki ruh halinin açığa vurumu gibi olmuş.
Ne güzel olurdu, düşünmeyen okumayan sorgulamayan yalnızca itaat eden sürülere karşı kullanılacak bir iğdiş enjektörü olsaydı gerçekte de. Ama korkarım ne yapar eder, çuvaldız olarak bize batırırlardı o iğneyi de sonunda.
Rüyada bile çözümler çareler üreten beyninize selam olsun
Harika bir buluş, hep düşünürdüm vardır muhakkak bir çözümü diye!!!
Hayırlara arkadaşım, gündüz niyetine okudum say da gerçek olsun.
"Dervişin fikri, zikri" misali...
Sen harikasın...
Freud'u karıştırma sevgili Çınar.. Onun ne zaman adı geçse, altından bir çapanoğlu çıkar!!..
Zaten benim rüyalarımın pek tekin olmayışının tek mesulü de O! :))
Hukukla tıp elele verince belki haksızlıklar ve yanlışlıklar olmaz ne dersin?? Ama "hayır"ın sonu "şer" olursa, hukuk guguk olacağından her şey mümkün tabii.
Bu rüya SES getirecek gibi sevgili dalgalarıaşmak.. Dağları da aşar mı dersin?
Bir an elimde o enjektörle düşümdüm kendimi,ne çok saplıyacağım kaba et var gözlerimin önünde.
Sevgili hocam düşünmeyen insanlar var,hiç düşünmeyen,yarınını göremeyen çocuklarının geleceğini planlamayan,vatandaşlık haklarını bilmeyen,otlar vardır hani hiç bir işe yaramaz ama tohumunu döker ve hiç bir işe yaramaz otlar türer gider,bilinçli olarak ıslah edilmezler,tıpkı insanlarımızın bilinçli olarak eğitilmeyip köreltildiği gibi,çünki onlara bu model lazım.
Kapı çalma konusunda çok mahirler maşallah kıraldan çok kıralcılar var ülkemizde,hukukun kurallarını değilde kendi ahlak anlayışını kanun sayanlar,benim kapımda çalındı zavallı bilgisayarım onların kanunlarına göre çok ahlaksızmış ve hep ucu bir yerlerine batıyormuş sanırım ama bilgisayarı susturmak yüreği susturmuyor ki,dayanamıyorlar hiç dayanamıyorlar,ondan dolayı hep elimde şiringa ile hayal edeceğim kendimi...
Saygılar sevgiler.
Zaten bütün bu suskun kaldığın süre içinde tekrarlanan bir "misafir etme" olayı yaşayıp yaşamadığını bilemediğimdendi endişelerim sevgili tufan..
Yeni bilgisayarını güle güle kullan.. Fikirlerindeki biriken cevherleri bir an önce akıt bloğuna.. Beklemedeyim..
Rüya öle bir rüyaymış ki,herşeyi son derece yalın ve sade bir dille anlatmış.Muhteşem...
Benzetme cuk! oturmuş valla :)
Senin klavye de "y" leri mi basmıyor sevgili canan?? Bazen benimki de tutukluk yapıyor!!!
Evet rüya anonim oldu.. herkes adına görülen.. herkesin hislerine tercüman olan..
asistan lazım olursa bir dahaki rüyada ben hazırım öğretmenim...
:)
Ne mutlu bana.. böyle proflara pabucunu ters giydirecek asistanlarla çalışabilecek olmak!!Sağol sevgili Asi..
Yorum Gönder