27 Mart 2015 Cuma

Makbule Abalı.. diyor ki..


Bir kitabı seçerken türlü nedenlerle seçersiniz: Yazarını tanırsınız, hakkında iyi şeyler duymuşsunuzdur, adı cazip gelmiştir veya başka nedenlerle okumaya başlarsınız. Bazı kitaplar zor okunur, elinizde günlerce sürünür. Bazıları çok kolay okunur, akar gider, kısa sürede biter. Bazı kitapları kitaplığınızın herhangi bir yerine kaldırırsınız, bazısı da yakınlarınız da okusun diye ön sıralarda yer bulur. 
Gülsen Varol Öğretmenimizi "Yapraklar" ve "Kuytular" adlı bloglarıyla tanıdım önce. Yazılarını okurken duygulanmamak imkansızdı. Yorumlara yazdığı cevaplar bile öylesine anlamlıydı ki. İlk kitaplarıyla henüz tanışmadım. Ben sondan başladım; "Cehennem Deresi".  Doğrusunu söylemek gerekirse kitabın adı önce düşündürdü beni. Ancak sonra düşündüm ki kafamdaki sorular kitabı okurken açıklığa kavuşacak. Gerçekten de öyle oldu. Cehennem Deresi kesinlikle şiddete dayalı bir roman değil. 
 
Kitabı okumadan Cehennem Deresi'nin nerede olduğunu merak ettim. İnternette haritalara baktım; Şırnak'ta, Artvin'de Rize'de  Mersin'de bir Cehennem Deresi var.
Romandaki ana karakterler 5 kişi. Çok güzel kurgulanmış. Bölümler arasında sanki kayar gibi ilerliyorsunuz. Adeta bir sinema filmi izler gibi düş kuruyor ve okuyorsunuz. 
 
Karakterler çok ustaca seçilmiş, kişilikler açıklayıcı betimlemelerle belirtilmiş. Hiçbir rol abartılı değil. Gülsen Varol hayatın içinden çarpıcı bir olaydan yola çıkarak sürükleyici, etkileyici bir roman yaratmış. Romanda ana kahramanın öyküsü çok çarpıcı. Gün gelir kimliğinizi, kişiliğinizi hatta görüntünüzü kaybedebilirsiniz... Bazı bölümleri ürpererek okuyorsunuz.
Kitapta orta yaşlarda yaşanan tutkulu bir aşk da var. Öyle çarpıcı anlatılmış ki o iki kahramanla mutlu oluyor ya da üzülüyorsunuz. 

Bazı tıbbi deyimler öylesine uygun kullanılmış ki sanki bir sağlık personelinden dinler gibi okuyorsunuz. Psikolojik çözümlemeler de çok yerinde. Anlatım dili sade ve yalın. 282 sayfa 2-3 günde bitebiliyor. Ben zamanı paylaşarak eşimle okudum.
Cehennem Deresini rahatlıkla dostlarıma önerebilirim.  Kitabı okurken bazı sürprizlere hazırlıklı olmak lazım. O sürprizler hiç beklenmedik bir anda devreye girebiliyor. Zaten hayat da her an sürprizlerle dolu değil mi...?

Kitaptan bazı bölümlerle tamamlamak isterim yazımı: 

"Damarlarımızda deli kan akar bizim bilirsin, ama soğuk ülkelerin insanlarının kanı donuk oluyor, adına temkinli olmak deniyor."
---------------------------------
"Erkekler ağlamaz diye niye denmiş bir türlü bulamamıştı bu sorusunun cevabını o güne kadar. O gün de yine izinsiz akmaya başlamıştı gözünün yaşı. İçindeki yıllanmış acılara merhem olan torununu kendisine doğru çekip, çenesinin altına yasladığı başını öpe öpe ağlamış ama bir türlü konuşamamıştı."
-----------------------------------
Gülsen Varol yaşamın içindeki acı-tatlı birçok olayı kalemiyle dans ettirmiş, onlara ritm ve anlam kazandırmış.Farklı bir "hayat dansı" bu; Bazen yavaşlayan, bazen hızlanan...Dikkatlice okunup izlendiğinde içinde ders alınacak çok şey var.
Siz hep yazın, yazdıklarınızı biz hep okuyalım sevgili Gülsen Öğretmenim...

Makbule Abalı

****
Henüz baharın kıpırtılarına yüreğimi açamadığım şu günlerde, duygularıma çok farklı bir uyanış sundu yorumun sevgili Meslektaşım Makbule'm..

Hissedebilmek, tanrının en güzel lütfudur kullarına, bana göre.. 
Ve bunu taşıyabilmek, üstelik ifade edebilmek sunabilmek ise o insanın yeteneğidir ve ayrıcalığıdır. Zaten bloğun"uçun kuşlar" da bunun bir ispatıdır.
Çok farklı bir dönemde bana bir sal oldu yorumun, batmadan .. yeniden.. karaya çıkabilmem için. Teşekkür ederim.

gülsenvarol





16 yorum:

Makbule Abalı dedi ki...

Sevgili Gülsen Öğretmenim, yeniden yazmaktan kendimi alamıyorum. Duygu ve düşüncelerinizi öyle güzel, öyle içten ifadelerle dile getiriyorsunuz ki; "sayfalarca yazsam ve gerçek anlamda anlatsam kafamdakileri" diyorum. Ama öte yandan biliyorum ki, "kalpten kalbe yol vardır".Ve gene inanıyorum ki; duyarlılığınız, zekanız, sezgileriniz, iç görünüz, kavrama gücünüz kısa yorumları bile uygun biçimde değerlendirecektir.

Baharı uzaklardan birlikte karşılamak beni öylesine mutlu etti ki... Keşke bu mevsimde bütün görkemiyle açan portakal çiçeklerinin kokusunu da iletme şansım olsaydı.

gülsen VAROL dedi ki...

Ben o görkemli narenciye çiçeklerinin kokusunu 13 yıl boyunca içime çekerek yaşadım Sevgili meslektaşım.. Önce Mersin İçel ortaokulun ve Tevfik Sırrı Gür Lisesinde, sonra da Adana Ayas Kolejinde çalıştığım yıllar boyunca.. Kalpten kalbe yol olduğunu iyi bilirim :)

Arzu Sarıyer dedi ki...

Sevgili Öğretmenim ,Makbule Hanım 'ın yorumunu duygu yükü ile okudum.Yeniden kendimi "Cehennem Deresi "içinde buldum...Sizin yorumunuzu okuyunca da çok sevindim...

nihansu dedi ki...

Tıpkı kitabınız gibi yorumlar da akıyor gidiyor. Kitap akıcı ve müthiş olunca bu, yorumlara da yansıyor sanırım.

gülsen VAROL dedi ki...

Sağol güzel dostum Arzu'm.. Aynı mesleğin yorgunları olarak tercüman oluyoruz birbirimizin duygularına.

gülsen VAROL dedi ki...

Nihan'ım.. Orkidem... Zaten hiç abartısız bana güç veren bu yorumlar.. Onlar, Duygularımın gıdası.

Sevim Yalçın dedi ki...

Duyguları sözcüklere yükleyerek ifade edebilmek kolay mı?İşte bunu Gülsen'cim mükemmel harmanlıyor. Sn. Abalı da güzel yerinde yorum yapmış. Son romanına ulaşamadım,üzüldüm. Can dostum beni bağışlasın. Onun ımzası olan her satırdan etkilenirim. Sağlıkla yazılarına keyifli bir yaşamda devamını diliyorum.

maviye iz süren dedi ki...

makbule hanım çok güzel anlatmış, ben de büyük bir beğeniyle okumuştum kitabınızı hatta bloguma da yazdım :)
sevgiler..

gülsen VAROL dedi ki...

Sevgili Maviye İz süren.. az önce sayfandaydım ve iki kere çok uzun uzun yazdığım yorumlarım silindi. sonra hesabım ve adım da silindi.. Çok farklı ve çeşitli üzüntüler içinde ayrıldım sayfandan. Ben bir aya yakın bir süre, hiç bir blokla ilgilenemedim. sebebini de zaten yazdım herkes biliyor. Yoksa ilgisiz kalmamın mümkün olmadığını bilirsin diye düşünüyorum. Önümüzdeki haftalar içinde o muhteşem tanıtımını ve yorumunu zevkle ve gururla yayınlayacağım.

maviye iz süren dedi ki...

olabiliyor öğretmenim, hiç önemli değil..
kendinize iyi bakın sevgilerimle..

bilge dedi ki...

Sevgili Gülsen öğretmenim Sevgili Makbule Abalı kitabınız ile ilgili düşüncelerini okuyunca aynı duygularla duygu yüklü kitabınız CEHENNEM DERESİ ni okuduğumuzu anladım..bloğumda bahsetmiştim...sevgiyle kalın..

gülsen VAROL dedi ki...

Sevgili Bilge ve Maviye iz süren .. yorumlarınız ve cevabımı eklediğim sayfalarınız hazır .. programlandı.
Ben mi beceriksizleştim yoksa bir azizlik mi yapmakta Blok bana?? ... Her ikinizin de sayfasına girip duygularımı anlatmaya çalıştım .. yoksa onlar da mı silindi?

Makbule Abalı dedi ki...

Sevgili Gülsen Öğretmenim, "Ah" diyerek yorumumu yazacağım-Sizin "Ah"ı ifade eden çok güzel bir yazınız vardı, onu hatırladım.Ah, sanal alemde insan içinden geçenleri olduğu gibi aktaramıyor.
Yıllar önce- hangi yıllar bilemiyorum ama- belki çok yakın mesafelerde çalışmışız. Benim sözünü ettiğim duygusal anlamda yakınlık da belki yıllar öncesinden kaynaklanıyor.
"Albümdekiler" kitabınızı da mutlaka okuyacağım.Bilmiyorum "Geride Kalanlar"ı bulabildiniz mi? Sizin bakış açınızla bir değerlendirme beni çok mutlu eder. Kızım Anadolu Yakası'nda oturuyor. Sizin için de uygun olursa bir gün uğrayıp bırakabilir.
Okadar incesiniz ki Kitap Tanıtım Yazısını henüz bloğunuzdan kaldırmadınız. Yorumlarınızdan biliyorum" Maviye iz süren" Arkadaşımız ve" Bilge" Arkadaşımızın
tanıtımlarını da hafta içinde yayınlayacaktınız. Aslında ben de kaldıramıyorum, kıyamıyorum.

Her şey güzel olsun.

Lord dedi ki...

Çok güzel anlatmışsınız. Benim bloğa da beklerim.

gülsen VAROL dedi ki...

Neyi "çok güzel" anlatmışım LORD? ya da kim güzel anlatmış?? Keşke sayfana davetten önce bunları belirtseydin..

gülsen VAROL dedi ki...

Bugün, diğer yorumları yayınlamadan önce, meslektaşıma sevgili Makbule'me bir kere daha teşekkür etmek istedim.. Ben senin kitabı henüz okuyamadım zira arayamadım ama sen yakında
"albümdekiler" i de okuyacaksın!:)