Sevinmeyen var mıdır acaba verilen hediyeye?? Belki bazıları doyum noktasına ulaştıklarından, ya da zevkleri uyuşmadığından veya hiç önemsemediklerinden fazla etkilenmeyebilirler… Ama ben, daha kelime olarak bile yazarken heyecan duyarım.. Nasıl sevinir o içimdeki!! Nasıl tepinir anlatamam.. hatta bazen ifrata kaçmaması için zor zaptederim dışa vurumlarını…
Ben hediye almak kadar vermekten de aynı oranda zevk alırım.. hatta biraz daha fazla diyebilirim.. bir vitrine bakarken hiç tarzım olmayan pek çok giysi veya ürünü hayâlimde yakıştırdığım kişi için aldığım çok olmuştur.. Bunun için bayram olması da gerekmez.. sebep beklemem gerekmiyor benim duygularımı ifade edebilmem ve iletmem için.. sebep yaratmam da şart değil..
Hatırlamak ve sıradan bir olay gibi hatırlandığını gösterebilmek ne doyumsuz bir haz!..
Her ne olursa olsun bana verilen, gönlümü o paketi verene bağlar düğümler.. Bir kahve hatrını hiç bilmem kaç yıl süreceği konusunda bir fikrim yok.. çünki ne içerim ne de ikram ederim ama, gönderilen çiçekleri kurutur saklarım!!! Kutusunu hatta sarılan ipini bile.. eğer sanalsa yollananlar yollayan gibi, özel folder da muhafaza ederim yolladıklarını..
Aslında hediyenin bir cisim olması gerekmiyor benim için.. yani bir parfümü bir yüzüğü bir kitabı veya her hangi bir aksesuvarı kastetmiyorum hediye olarak..
Bence unutulmayacak olan, kullanılan değil, bellekte saklanacak olan ve belki hiç kullanılmayacak olan hediyedir.. bir anı gibi!
İki ay önce Amerikada yaşayan bir meslekdaşımdan bir mail aldım.. Benim blogların sıkı takipçisi. Kuytulardaki şiirleri okuduğunda, aklına 1996 yılında yazdığım bir şiir gelmiş.. "hani yaşgünümdü Bursa’ya eski okulumuzu ziyarete gitmiştik 40 yıl sonra ilk mezunlar buluşmuştuk.. orada yazıp vermiştin.. onu hiç unutmuyorum Gülsen”.. diyor..
Sözün gelişi değil, gerçekten gözlerimi kapatıp arkama yaslandım ve düşündüm.. şiir yazdığımı bile hatırlayamadım.. O zaman hediyenin gücü geldi aklıma.. Anılmak… değer verilmek.. sevilmek.. üstün bulmak.. övgüye lâyık kabul etmek.. Hüznü aşkı hasreti hatta nefreti paylaşabilmek..
Aslında her şiir bir kalıcı hediyedir.. ne mutlu yazılana.. ve anlayana!
16 yorum:
Yazınız gerçek bir pazar "HEDİYESİ"
Teşekkürler.
tek bir cümlene onlarca anlam yüklemeyi bilen değerli dostum.. ben de sana teşekkür ederim.
Avucumda hissettim,yüreğinizin değerli sözcüklerini.Sevgiler Gülsen Hanım...
Paylaşmayı ve değer bilene,sevgi dolu bir kalp Tanrı'nın verdiği en güzel hediye...
Yeniden özlemle okudum satırlarınızı...hele ki o iz bırakan dizelerinizi...Böylesine anlamlı güne "merhaba" demek güzel bir hediye idi benim için de Gülsen Hocam...İyi ki varsınız...Sevgilerimle,
zaman zaman kuytulardan kaçanlar, sözlerimin sonuna takılıveriyor.. ve anlayan, kendi lügatinde tercüme ediyor o satırları sevgili Nehire'm..
Aslında o güzel .. o beklediğim.. anlam katan hediyeyi veren sen oldun sevgili Esin'im.. hoşgeldin.
Sevgili Öğretmenim...Mor zemin ,mor çicek ,mor dizeler...Bu pazar hiçbirşey bu kadar duygu yükü yükleyemezdi, teşekkürler.Sevgiler...
Yüreği duygu yüklü her okuyan için bir pazar hediyesi olarak kabul edilen bu mor zemindekilerin, o mor çiçeklerden yapılan tâcı taşıyamayan için pazar limonu olmasını diliyorum sevgili Arzu'm. .. :))
Sunulan bir bakış dahi olsa insanın kendinden sunduğunun anlamı başkadır elbet.
Kalbe minik minik dokunuşlar..şiir gibi anlardan bir andır o an.
Ah hocam..ne mutlu böyle anları yaşayana:)
Ah... Lodoscum ah.. güzel ve zarif yorumuna içimden gelen cevabı yazamadığım için üzgünüm!!! aslında, "yazamadığım için kuduruyorum" diye yazacaktım vaz geçtim kibarlık olsun diye.. sonra hiç olmazsa bunu yazayım dedim!! :))
Hediyenin bence en kıymetlisi en özgün olanı. Ve bu özgünlük karşıdaki kişinin duygularına da hitap ediyorsa ne mutlu o hediyeyi alana... Hele ki bahsi geçen şiirse...Yanlış hatırlamıyorsam eğer bu şiiri ve bu sunuşu facebook'da görmüştüm, o kadar tanıdık ki...
Bana göre sizin o özgün hediyelerinize değer görülme de bir ayrıcalık. Bu ayrıcalığı yaşayanlardan biri olduğum için çok şanslıyım. Sadece bir hediye paketi değil bu sözü söyleten aslında tüm yazılarınız ve şiirleriniz de dahil buna.
Limon sıkılmış pazarıma çok hoş bir hediyeydi bu.
hiç kıyamam sana sevgili Nihansu'm.. neredeyse bir bütün günü elektrik olmadan ve de HİÇ BİR ŞEY olmadan hem de bu havada yaşamak.. benim limonlara fit olmana sevindim ama ne kadar doğru fıkradaki "hadi leyn!" diyen elektrik!!
Hediye, içeriği her ne olursa olsun verenin yüreğinden verdiğinin yüreğine giden kalıcı bir merhabadır ..
Hediye...
En sevdiğim hediye sevgi sözcükleridir benim, nasıl da mutlu olurum...
Hediye...
Çok küçük birşey olsun isterim, belki anlamsız birşey bile olabilir, ama ona ben anıları yükler, yıllarca saklar, her baktığımda bir sürü şey hatırlayabilirim...
Ve karşımdakinin de böyle düşünmesini isterim, elimden gelen, gönlümden kopanın karşımdaki için bir anlamı olsun isterim...
Sana sevgilerimi gönderiyorum Gülsencim :)
Teşekkür ederim.. Bana çok değerli bir hediye yolladın sevgili Banu.. Sevgini!
selamını bile esirgeyenlere nisbet!
bazen kurumuş bir yaprak, bazen kokusu üstünde tüten bir sümbül ya da ne bileyim işte, sırf akıldan geçiyorsun diye ayağı takılan bir çakıl taşı... ne fark eder ki... sevdiğinden geldikten sonra bir söz bile hediyedir bazen insana...
evet haklısın sevgili Evren.. hatta bazen hayalinde var-mış gibi kabul ettiğin daha niceleri..
Yorum Gönder