18 Ekim 2011 Salı

İZMİR ve ... kürkçü dükkanı!!


İZMİR


Sondan bir önceki uğrak yeri...

İzmir,
İstanbul ve Ankara'dan sonra ülkemin en kalabalık şehri.
Efsanevi şair 'Homeros' un doğduğu yer.
Uluslararası Sanat Festivali'ne
ve Uluslararası fuara ev sahipliği yapmakta.
Efes harabeleri ile ünlü 
ve Meryem anayı ziyaret edenlerin
hacı olduğu söylenmekte.. 

Biz kıçını yıkamaktan aciz arabı
trilyoner ettik akın akın gidenlerle..
Sadece bir ahmak gibi yıkılışını seyrettiğimiz
Tarihimize bile sahip çıkamadık..
Biz kalemizi koruyamadık ve leş kokan arap
yıktı atalarımın şehit olduğu yeri mezarlarını bile yok edip 
kâbeye karşı otel yaptı.
 Ama bizim ülkemiz topraklarında hacı olunduğuna
inananlara bir turistik hizmet bile veremedik..
NERELERDESİN EY 68 KUŞAĞI??

Yıllarca öğretmen olarak çalıştığım bir şehir İzmir..
Canımdan öte sevdiklerimi kaybettiğim şehir.
İçinde yaşadığım hiç bir mutlu anım olmamasına rağmen
Türkiye'nin yüz akı olduğu için
sevdiğim ve unutamadığım bir şehir!. 

Aras ve İmge.. İki kuzen...
Maaşallah demeyene küserim!! 

İzmir şimdi daha sevilesi :))

*****



Ve.. belki severim bir gün diye umutla beklediğim
bir başka şehir.. 

İSTANBUL!
Evimi, balkonumu özlemişim..
ve yazdıklarımı okumanızı!. 

17 yorum:

tufan dedi ki...

İşte benim en sevdiğim uslup bu, kağıt kesiği gibi ince ince acıtan cümleler tabiki anlayana cinsinden..

Nerelerdeler? Belki Yunanistanda, belki İtalyada bazılarına rastlamışsınızdır diye düşünüyorum, malum döndüler, öylesine hızlı döndüler ki bu ülkenin köşeleri yetmedi sanırım..

Maşallah demeyi unuttuğumu sanmayın sakın, resimlerine bakarken bu şirin sarı papatyaların kavanozumdan bir nazar boncuğunu PC nin köşesine yapıştırdım bile..

Saygılar sevgiler...

ali zafer sapci dedi ki...

Biz yazdıklarınızı okumayı sürdürüyoruz, hem de severek, müzikle...

nihansu dedi ki...

İstanbul ve İzmir içimde yaz esintisi gibi hissettiğim iki şehir... Ama nedense yaşamak için değil, sadece kısa molalar için seviyorum bu iki şehri.
Bu arada maviş kuzenlere gerçekten maşallah.
Evinize, muhteşem balkonunuza yeniden hoşgeldiniz. Ben de balkonunuzu çok özledim, özlenmeyecek gibi değil ki...

gülsen VAROL dedi ki...

"kâğıt kesiği gibi ince ince acıtan".. durup düşündüm uzun uzun.. duyguların derinliğinin bu kadar net anlatılışı, yazılarıma anlam yükledi sevgili Tufan teşekkürler..

gülsen VAROL dedi ki...

Düşündüm de sevgili Alizafer, bazen bir-iki de olsa, anlayan hisseden gözlerin okuduğunu bilmek, yazanı mutlu etmeye yetiyor .. Senin de böyle düşündüğünü biliyorum o sayfandaki klâs yazılarını sunarken.

gülsen VAROL dedi ki...

İzmir, içinde yaşanası tek şehir benim için.. Ama tercih et deseler Ankara. sevgili Nihansu'm!
Mecburiyet ise İstanbul!!..
Unutamadıklarım ise, Eskişehir.. Sivas...ve ŞanlıUrfa..
Hatırlamak istemediğim Samsun.. Mersin..
Haritadan sildiğim tek şehir ise Adana!

Korkunçtu dün geceki fırtına balkonda ne varsa uçtu!! Geldiğinde düzenleriz :)))

Akgül Çubukçu dedi ki...

Evinize tekrar hoşgeldiniz Gülsen öğretmenim. :))

Dünyada gezilesi, görülesi, yaşanası o kadar güzel yerler var ki. Ama hiç bir yer güzel ülkemin, özellikle de doğduğum İstanbul'umun yerini tutar mı bilmem? Her ne kadar günümüzdeki gelişmelerin ve bazı insanların beni epeyce mutsuzluğa itmesine, eşimin de kaçmak için fırsat beklemesine rağmen, yine de vazgeçilmezim burası sanırım. Hani "Tilki'nin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanı" meselesi. Ama sizin için mecburiyet olması çok üzücü doğrusu.

Harika bir yazı dizisi ortaya çıkardı geziniz. Çok keyifle okudum. Yaşamış kadar oldum. Kendi adıma çok teşekkür ediyorum.

Bu arada Aras ve İmge'ye maaşallah demeden de geçemem... Sevgilerimle.

gülsen VAROL dedi ki...

Tekrar hoşbulduk sevgili Anjelika.. İnsanın doğduğu yer değil doyduğu yer denir bilirsin.. Herkesin mutlu olduğu yerde sevdikleriyle yaşamasını diliyorum.. Aslında cümle ters oldu :)) sevdikleriyle birlikte mutlu yaşamalarını demeliydim..
Darısı ailenin başına..

Arzu Sarıyer dedi ki...

Sevgili öğretmenim yazdıklarınıza çok düşündüm ve üzüldüm...68 kuşağı sözde var,sadece sözleri...Onlarda ölenlerin sözleri; papağan gibi tekrarlıyor dönemeyenler...İzmir' ben çok seviyorum;Buca Eğitim Enstitüsünde okuduğum ve bana yakın olduğu için.Siz acı çekmişsiniz...Bana da acı verdi şimdi...
Sarışın kuzenler çok tatlı;kırbir kere denir ya ;maşallah diyorum.Size ve güzel kuzenlere sevgiler...

gülsen VAROL dedi ki...

Sevgili Arzu'm dönemeyenler mi "dönenler" mi??
Öğretmenlik sicilim aklın alamayacağı çelişkili "taktir" ve "tekdir" lerle dolu ..
Bir dönemin takdir edişi diğer dönemin tenkidi olmuş..
Uslubunu ve duruşunu değiştirmeyenler bir elin parmağı kadar az ne yazık ki..

İzmir... evet her şeye rağmen sevdiğim medeniyetin beşiği bir şehir.

Çınar dedi ki...

Hoşgeldiniz evinize. Çok güzel bir gezi yazısıydı baştan sona.

Sarışın şirin kuzenlere MAAŞALLAH:)

Bence de yaşanası en güzel şehir İzmir. Ama Ankara'm özeldir yine de:)

Sevgiler

gülsen VAROL dedi ki...

İnsan canlısı bir yapıya sahip olmama rağmen fazla insan içine giremeyen bir garip karaktere sahibim sevgili Çınar..
Ama tanışmayı istediğim ender insanlar içindesin.. Umarım!

ayferbilici dedi ki...

Öncelikle kuzenlere ben de kırk bir kere maaşallah diyorum. Çünkü ikisi de çok ama çok güzel:)

Başka hiçbir şehirde yaşamadım ve bu yüzden herhangi biriyle bir bağlantı da kuramadım. Belki bundandır İstanbul'a baba evi, ana kucağı gibi bağlanışım. Ama bana kendini sevdiren başka 'deniz'li şehirler de yok değil elbet:) Hele ki içinde biraz medeniyet biraz da huzur varsa...

Ve biliyorsunuz..bizler de sizi özledik..

gülsen VAROL dedi ki...

En güzeli de bu galiba sevgili Lodoscum, başka hiç bir yer görmemek ve başka hiç bir şeyle mukayese etme imkânı
bulamamak..

Çınar dedi ki...

Sizi tanımayı ne çok isterim, istedim biliyorsunuz. Bir gün bir yerde... Umarım :)

Sevgiler

Mehmet Osman Çağlar dedi ki...

..Ve eve dönüş, son noktaya kadar bundan iyi anlatılamazdı. Teşekkürler

68'liler derseniz, gerçekten var
mıydı böylesine kayıp bir kuşak..?

Sevgilerimle..

gülsen VAROL dedi ki...

O kuşağın "VAR" oluşunu bilen azınlık içinde kaldım ben sevgili Mehmet.. Sürgün cezası... 5 günlük maaş kesimi cezası... nezarethane ile tanışma... o kayıp kuşakta başımdan geçen (geçmeyen) hâtıralar..
Asılan asıldığı ile kaldı..
Yazdıklarımı okuan Sadık bir ziyaretçim olduğun için teşekkürlerimi sunuyorum :))